87 Oğuz Kitabının Özeti

07.05.2022

87 Oğuz Kitabının Özeti. Bu yazımızda sizler için 87 Oğuz kitabının özetini hazırladık. Keyifli okumalar dileriz.

87 Oğuz Kitabının Özeti

87 Oğuz Kitap Özeti

 

Oğuz  10 yaşında olan  haylaz, sürekli sokak sokak gezen bir çocuktur. Oğuz haylazdır ama aynı zamanda akıllı ve zeki bir çocuktur. Anne ve babası yaşlı insanlardır ve maddi açıdan da iyi durumda olmayan yoksul kimselerdir. Oğuz’un annesinin adı Hanife Hanım babasının adı ise Hamdi Bey’dir. Hamdi Bey zamanında derslerine çok iyi çalışmadığı için yaşlılığında yoksul bir yaşam sürdüğünü Oğuz’un da kendisi ile aynı kaderi paylaşmaması için çalışması gerektiğini söyler ona. Oğuz her ne kadar yaramaz bir çocuk olsa da derslerinde çok başarılı olan cin gibi bir çocuktur. Koşmayı, oynamayı, çamurlara batmayı sever.

 

Oğuz aslında çocukluğunu çocukça getirmeye çalışan ve doğal olan bir çocuktur. Oğuz bir işe başladığı zaman onu sonuna kadar götürür. Her ne kadar dağınık ve düzensiz de olsa derste öğrendikleri ile bile kendini geliştirmeye çalışan çalışkan bir çocuktur. Maddi durumları iyi olmadığı için kimi zaman okula aç gider, kimi zaman da anasının kızarttığı birkaç dilim ekmek ve çayı tüketerek elini kolunu sallaya sallaya okula mutluluk içinde gider. Giyecek  düzgün bir kıyafeti bile yoktur zavallı çocuğun. Oğuz’un okul numarası 87’dir. Okulun öğretmeni Nezihe Hanım ise çocukları birer birey olarak gören, onlara değer veren ve onları koşulsuz seven idealist bir Cumhuriyet öğretmenidir. Nezihe Hanım  elinden geldiği kadar  çocuklar için her türlü fedakarlığı yapan , onları çeşitli gezilere götüren. Atatürk’ü çocuklara sevdiren iyi bir öğretmendir. Velilere çocukların eti senin kemiği benim anlayışından vazgeçmelerini söyleyen  bir öğretmendir. Oğuzun sınıf arkadaşları ise Gül, Belkıs, Fatin, Selim, Hasan, Lale, Ayşe vb gibi çocuklardır. Öğretmen çocukları Cumhuriyet Abidesi’ne götürür, Eski Müze’ye götürür ve daha çok sayıda yere götürerek çocukların  kültürlü ve bilgili birer birey olması için mücadele eder. Oğuz her ne kadar kitabın asıl kahramanı ise yardımcı kahraman ise sınıfa yeni gelen, eli yüzü düzgün, giydiği kıyafetler son derece pahalı ve yeni  olan Selim’dir.

 

Selim de Oğuz’un aksine uslu olan, beti benzi soluk olan, uysal ama derslerinde geri kalmış olan bir çocuktur. Selim el bebek gül bebek büyütülmüştür ve en ufak bir soğukta bile okula getirilmemektedir. Selim aslında çocukluğunu çocuk gibi geçirmekten mahrum olan bir çocuktur.  Selim ilk başta herkesin dikkatini çekse de daha sonra derslerinde tembel olduğu için kimsenin dikkatini fazla çekmemeye başlar.  Oğuz top oynadığı sırada topun çamuru yanlışlıkla Selim’in yeni giydiği kıyafete sıçrar ve bu durum sınıf öğretmenine bildirilir. Oğuz hatasını kabul eder ve bu olayın yanlışlıkla olduğunu öğretmene söyleyerek dürüst olur ve asla yalana başvurmaz. Bu arada Oğuz Selim’e gıcık olur ve onu hiç sevmez hatta onun adını bile ağzına almaz. Fatin adındaki bir başka öğrenci Selim’in yiyeceklerinden yer ve onunla arkadaşlık kurar. Oğuz Fatin’in iki kuruşluk yemek için  başkalarına  yaranmaya çalışmasına sinir olur ve Fatin’den uzaklaşır. Oysa Oğuz hiçbir şey için kimseye yaranmaya çalışmayan onurlu ve aynı zaman da gururlu bir çocuktur. Gel zaman git zaman günler geçmeye devam eder. Selim’in babası çok zengin olduğu için kendisi bir un tüccarıdır. Bir gün okula kötü haber gelir ve  Selim’in babasının işleri kötü gittiği için kendisini intihar ettiği haberi gelir. Bu durumun Selim’e belli edilmemesi için Selim’in arkadaşları ona destek olur ve ona en çok destek olan ve onun haline en çok üzülen kişi de Oğuz olur. Oğuz Selim ile çok yakın arkadaş olur ve onun derslerden geri kalmasını engellemek için Selimi sürekli çalıştırır ve onu bütünlemeye kalmaktan kurtarır. Oğuz Selim ile arkadaşlık kurduktan sonra daha düzenli ve tertipli bir çocuk olmaya başlar.  Annesini bile düzen ve tertip konusunda daha iyi duruma getiren kişi bizim afacan Oğuz’dur. Zaten duyarlı ve empati kurabilen bir çocuk olan Oğuz Selim ile çok yakın dost olurlar ve birbirini çok severler. Her işte  birbirlerine yardım ederler.

 

Oğuz da gözle görülür değişimler olurken Selim de aynı şekilde farklı değişimler olur. Selim artık eskisi gibi sessiz, korkak bir çocuk değildir. O da çocukluğunu Oğuz gibi yaşamaya başlar ve  gerçekten çocukça yaşamaya devam ederler. Bu arada Oğuz okul birincisi olarak başarılarına devam eder. Selim’e yardım ettiği için derslerini daha iyi anlamış ve daha da pekiştirip okul birinciliğine hak kazanır ama asla şımarmaz ve böbürlenmez. Selim de Oğuz’un sayesinde sınıfını derece ile geçer ve sınıfta kalmaz ve böylece mutlu dolu, duygusal anlar yaşanır. Daha sonra Oğuz ve Selim birbirlerinin evlerine gidip gelirler ve çok sıkı dost olarak yaşamlarına kaldıkları yerden güzel bir şekilde devam ederler. Akranların birbirine yardım ederek kendi gelişimlerine ne denli katkı sağladıklarını anlatan sıcak, samimi ve bir o kadar da öğretici, anlamlı bir kitaptır.

İnstagram Takip

Etiketler:

Yorumlar
  1. sanane dedi ki:

    okumak istemediğim için burdan okuyup babama aktarıcam sjsjsjsjsj